Başlangıcın Sebebi O Cümle Neydi?
İnsan doğası sabittir.
Doğarsın, büyürsün, öğrenirsin, gelişirsin... ve sonunda ölürsün.
Herkes bu döngüyü yaşar, yaşamak zorundadır.
"Ben buna mecbur değilim” diyenler olur elbette. Ama bunu söylerken bile zihnin bunun bir zorunluluk olduğunu bilir aslında. Sadece kabullenmek istemeyiz.
Neden mi?
Çünkü insan mecburiyetlere sıkışmak istemez. Kalıplar dar gelir.
O kalıpların içinde yaşamaksa külfet…
İnsanın doğasıdır özgürlük istemek. Ama ne acıdır ki, o özgürlüğün içinde bile tam anlamıyla özgür değiliz.
Ve bu gerçekle yüzleşmek... kolay değildir.
"Böyle bir durumda ne yapmalı?"
diye sordum bir gün kendime. Belki sende sordun. Belki şimdi de ilk kez soruyorsun bu satırları okurken.
İşte bu soruyla birlikte yazmaya sarıldım.
Yazmak, her zaman hayatımın bir köşesindeydi. Ama onu açıkça kucaklayacak cesareti bulamamıştım kendimde.
Ta ki o ana kadar...
Boş bir duvara bakarken gelen aydınlanma ile birlikte içimden bir ses seslendi bana:
"Bunu neden yapıyorsun kendine?"
Ve yanıt içimden geldi:
"Duygularımı bastıramıyorsam, onları susturmamalıyım."
Empati bu hayattaki en değerli duygulardan biri. Her zaman savundum bunu. Ama biliyorum; her şeyin fazlası zarar.
Empatinin fazlasıysa, en çok sana zarar.
Eğer bu duyguyu yönetebiliyorsan, seni içsel olarak dönüştüren bir nimete dönüşür bu duygu.
İnsanları anlamak, kelimelerin ardındaki duyguları görmek... Gözlerindeki kırgınlığı ya da umut ışığını fark etmek... Bu bana her zaman huzur verdi.
Birini iyileştirmeye çalışmak, onun iyileştikçe senin gözlerinin parlaması... İçinin huzurla dolması...
İşte bu yüzden buradayım. Yazdıkça senin huzur bulduğunu bilmek, kendini bir cümlede bulduğunu hissetmek, benim için en büyük ilham olacak.
Başlangıcın sebebi o cümle neydi, demiştim ya... Şimdi biliyorum. Cevap her zaman içimdeydi. Belki senin de kendi cümleni bulmana vesile olur bu satırlar.
Hazırsan başlayalım.
"Söylenmeyen her şey, yazılmak için birikir."
-Bilinmeyen Bir Kadın-
Yorumlar
Yorum Gönder